MUSTAFAKEMALPAŞA MAĞARALARI 23 Temmuz 2017
Yenal Yazıcıoğlu, İsmet Ceyhun Yıldırım, Attila Ülgen üçlüsü olarak yola çıktığımız 23 temmuz sabahı, kahvaltıyı Mustafakemalpaşanın meşhur kelle çorbasıyla yapalım diye hayal kurarken, Pazar günleri çorbacıların kapalı olması nedeniyle çay simit peynirli kahvaltıya geçiş yaptık. Birol Denizli, Alim Ölmez, Özkan Yıldırım üçlüsüyle buluşup, Devecikonağında kahvede kahvaltımızı yaparak, rehberimiz İlhan Öktem’le buluştuk.
Karaköy’de 59 yaşındaki Hasan Sevinç ekibe katılarak bastonuyla bize liderlik etti. En son 15 yıl önce gittiği mağaraları ararken bastonunu bana verdi.”Senin bastona ihtiyacın yok gibi geldi bana “ dediğimde, ” torunlarım var benim baston olması lazım “ diyerek cevap verdi .
Ali kaya Taşı
Oldukça zorlu bir parkurda önce Alikaya taşı olarak bilinen mevkide küçük bir mağaranın yerini bularak, koordinatlarını alarak fotoğrafladık. Yaklaşık 7 metre genişliğinde, 1 metre tavan yüksekliği olan bu küçük mağarada kayda değer bir şey bulunmuyor .
Yanmadık kaya mevkii Kel Ahmed’in ini
Hasan sevinç Kel Ahmed’in ini olarak adlandırılan mağaranın yerini uzaktan gösterince ekibimizden Birol Denizli yan çizdi ve arabaların köye geri götürülmesi gerektiği düşüncesiyle Alim Ölmez ile birlikte köye döndü. Ekibin kalanı ormanlık alanda zaman zaman kaya tırmanışı yapmamızı gerektiren sarp bir bölgede sık çalılıklar içindeki mağaraya saat 14.00 te vardık.
Bu kez karşılaştığımız mağara haftalardır tespit ettiğimiz yeni mağaraların en büyüğü çıktı. Genelde ayakta durulabilen ilk galeri 22x10 mt ebatlarında geniş bir mağara. Geçmişte çobanlar tarafından sığınak olarak kullanılmış. İlk girişin kenarlarında aşağıya inen başka kollar bulunduğunu tespit ederek indiğimiz farklı inişlerin hepsinin aynı yere indiğini tespit ettik. Mağaranın dar geçişli birkaç kolundan sonra daha alt bölümlerinde yine ayakta rahatlıkla durulabilen 4x6 boyutunda salonlar mevcut . Kabaca bütün kolları öiçülse 70 mt civarında bir mağara uzunluğu olduğunu sanıyorum . Az sayıda yarasa gözlendi. Az miktarda doğal oluşum görüldü (alt kattaki salonun bir tavanında küçük sarkıtlar var) .Arkeolojik buluntu görülmedi. Mağarada yaklaşık 1 saat kaldık. Temmuz sıcağında mağaraya gelirken maruz kaldığımız sıcaktan sonra mağaranın serinliği iyi geldi. Hatta üşüdük diyebiliriz. Mağara, yer yer, yine defineci kazılarına maruz kalmış
Üçbeyler Kırı Üçbeyler yarıkları
Kel Ahmed’in ininden çıktıktan sonra geldiğimiz yoldan geriye vadiye inmek yerine tepeye tırmandık. Tepenin arka yamacında Üçbeyler kırı denilen bölgede, Üçbeyler yarıkları denilen çatlaklar inanılmaz bir görüntü veriyor 1-2 metre genişlik 10-15 metre uzunlukta dipsizmiş gibi görünen yarıklar ürkütücüydü. Yarıkların bazı bölümleri koyun –keçilerin düşmesini engellemek için dallarla kapatılmaya çalışılmış .Yinede bir çok yerden aşağılara iniş için uygun yerler var . Sanki koca dağ çatlamış ikiye ayrılmış gibi.
Köyden oldukça uzaklaştığımız için arabaların bizi gelip alması için telefonların çektiği bir yer bulmaya çalıştık bir süre yürüdükten sonra, şansımıza yoldan geçen bir traktörün romörkörüne atladık.
Karaköy Çal mevkii Karakdere (Karanlık dere) Mağarası
Karaköye döndüğümüzde; Birol Denizli, Alim Ölmez ikilisinin de boş durmayıp Rahmi Arpat rehberliğinde Çal mevkiinde Karakdere(Karanlıkdere mağarası olarak bilinen mağaraya gidip geldiklerini öğrendik. Yaklaşık 9 metre derinlik ve 10 metre uzunluğa sahip mağarada fotoğraf çekimleri yapılmış . Arkeolojik buluntuya,doğal oluşuma rastlanmamış.
Yenice Köyü, Erişteler mevkii, Kaya arası Saatçinin Mağarası
Karaköy’de mağaraları bulmamıza yardım eden İlhan Öktem in aslen Yenice köylü olduğunu ve Yenicede de bir mağara olduğunu öğrenince, Devecikonağında pide de yedikten sonra Yenice köyüne gitmeye karar verdik. Yenice köyü muhtarı Muttalip Emir, yeğeni Mücahit Emir, Bayram Buruk,ve ilhan Öktem rehberliğinde, muhtarın ayarladığı traktörle, Yenice Köyü Erişteler mevkii, Kaya arası,Saatçinin mağarasına vardığımızda hava kararmıştı.
Geçmiş yıllarda yarasaların çok olduğu ve mağaradan yarasa gübresi alındığını öğrendik.1 metre genişliğindeki girişten itibaren, 35-40 derecelik bir eğimle aşağıya inen mağara yer yer 2-3 metre genişliğinde bir koridor şeklinde dümdüz ilerleyen bir mağara. Yaklaşık 50 mt civarında bir uzunluğa sahip. Diğer mağaralar gibi burası da definecilerin uğrak yeri olmuş. Doğal oluşumlara ve arkeolojik bulguya rastlanmadı.
Mağaradan çıkıp köye ulaşmamız gece saat 23.00 ı bulmuştu. Pazar geceleri Kemalpaşa Bursa yolunda trafiğin ne kadar yoğun olduğunu öğrenmiş olduk. Eve vardığımızda saat 01.00 olmuştu.
Attila ÜLGEN