Yıl, geçen yüzyılın son yılı. Yine günlerden bir gün veya günler, Sivas’ta dolaşıyorum boş boş… Mecbur kalıp, Ankara’ya en yakın yer diye Sivas’a tayin olduğum o günler. Askerden de yeni dönmüşüm... Yaz aylarında ya faaliyet olmuyor ya da faaliyet başladıktan sonra benim haberim oluyor. Tamam, hayat bir şekilde akıyor, ama mağaracılık adına hiçbir şey yapamamaktan…
Madem onu yapamadık, mevsim kaçmadan, en azından bunu yapalım diyerek, MustafaKemalPaşa mağaralarına faaliyet yapalım diye düşündük. Son iki yılda, bölgede yapılan araştırma projesinde, çok sayıda mağara haritalamış ve yeni istihbaratlara ulaşmıştık. Araştırma bölgemiz, Bursa merkeze oldukça yakın ve ulaşımı kolay. Bununla birlikte daha önceki araştırmaların, günübirlik şekilde yapılması, faaliyet sayısının çok olmasıyla sonuçlanmıştı. Yoldan kazandığımız…
Kullandım… Evet kullandım. Hepsinin zaaflarını, davranışlarını kullandım. Hatta tehdit bile ettim. Yenal Yazıcıoğlu, mağarada zorlanmaları falan sevmez, istemez aslında… Ama, görev adamı davranışını kullandım. Faaliyet var geleceksin diye bastırdım. İsmet Ceyhun Yıldırım, haziran “Kum çukuru” ve temmuzda iptal ettiğimiz faaliyetle gelmemişti. Temmuz faaliyeti iptal olunca “sırtlan mağarasına gidelim” dedi. “Benim düzenlediğim yaz faaliyetine gelmeyenin…
Her şey Emrah SINMAZ ile Ağustos ayı başında yaptığımız bir telefon konuşmasında, kendisinin ay sonunda ailesi ile birlikte Datça’da olacağını bildirmesi ile başladı. Görüşmemizde benim de o tarihlerde Datça’da olmam halinde, daha önceden bilgisine ulaştığı ve haritasının çizilmemiş olduğunu öğrendiği Tekesuyu Mağarası araştırmasını tamamlayabileceğimizi ve haritasını çizebileceğimizi söylemişti. Bu gaz hali bünyemde büyük bir heyecana…

